İKÜ-MBG Teşekkürler..

Yağmur, kahvem, müziğim ve yazım...
Bugün ki yazı öncekilerden çok farklı bir şey, özel bir şey...

İlk günden mi başlamalı yazıya bilmiyorum öyle giriyorum direkt...


Kendi adıma diyebilirim ki bu bölümün adını bile tercih günlerine kadar duymamıştım (cahillik), okula başlamam da pek istekli olmadı açıkçası, en yakınlarım bilir o günleri :) 
Şimdi dönüp bakıyorum ve iyi ki yazmışım, iyi ki buradayım ve göz açıp kapayıncaya kadar geçen bu zamanda mükemmel dostluklar edinmişim diyorum. 

Dersler içinde kendimizi kaybettik, üniversiteye mi geldim yoksa ilkokulda mıyız bu ne ders ödev derken bulduk kimi zaman kendimizi, kimi zaman dersleri umursamadan gezdik tozduk eğlendik...

Kaç tane doğum günü geçirdik, birlikte büyüdük yeni yeni yaşlara girdik; kaç kavga atlattık, kırgınlıklar, mutsuzluklar, gergin anlar; sayısını bilmediğimiz kadar da mutlu anılarımız ve yine sayısını bilemeyeceğimiz kadar çok saçmaladığımız günlerimiz oldu :)

Lab günleri çıkışları hepimiz için bitkinlik, erken biten dersler hepimiz için mutluluk oldu. 
Sermin hocanın yazın bile ek ders koyacağına hepimiz düşündük.
Biyoloji en sevdiğimiz dersken nasıl geçeceğimizi düşündük, düşünüyoruz da :) 
Mat dersleri tam bir karmaşa, fizik derslerinin her biri bir öncekinin tekrarı gibi oldu. 
Türkçeyle inkılap uzaktan olmasaydı yanmıştık dediğimiz de oldu, ders olaydı böyle son gün bakmaya gerek kalmazdı dediğimiz de...
Kimya lab kimi zaman yüzümüze patladı (Öptüm Göksu'm), kimi zaman bize çocukluğumuzu hatırlattı oyun hamurlarıyla, telafisiyle sevdim ben o dersi: sütten yapıştırıcı bilem yaptık daha ne olsun :D
Orion'un saçmalıklarını tattık, catsten illallah geldi, cumartesiyi okulda geçirdiğimiz oldu, kırtasiyeye bol para yatırdık, Alp hocayı soru yağmuruna tuttuk, hocalara sitem ettik, bol bool anı biriktirdik.

Okulu kapatırken hafif yağmurlu ve soğuk bir Duman konseri, şarkıların hepsine eşlik ettiğimiz bol çığlıklı, kahkahalı biraz da duygusal Sıla konseri yaşadık.

Kırmızılarda yayılmaların tadına varamadık biz; sınıfların yerlerini öğrenemedik biz; fast foodun önündeki masayı kimselere vermedik biz; kahve fincanlarımızla Hazal'a gitmeye, okulun içinde amaçsızca dolaşmalara, bahçedeki dedikodularımıza, kütüphanede saçmalamalara ve daha fazla günlük deliliklerimize doyamadık biz... 

Şimdi küçük bir ara zamanı, görüşmelerimizin aralığı değişecek sadece, onun dışında hiç bir şey değişmeyecek.Sevgi, özlemle artacak ve dostluklarımızı güçlendireceğiz...

Kalanlarla bilime devam, tatile gidenlere de iyi yolculuklar..
Ara da gelin özlerim ben hepinizi, hafta içi her gün okuldayım unutmayın :)
Her duygu, her not, her hatırlatma, her şey için teşekkürler...

"Dostluğun kolları,  birbirimizi  dünyanın bir ucundan bir ucuna kucaklayabilecek kadar uzundur" - Montaigne


Yorumlar

Popüler Yayınlar